Internet başında geçirdiğim zamanı azaltıp kitap başında geçirdiğim zamanı arttırmaya karar verdim. Katmerli göçmen olduğumdan kitap satın almayı çoktandır bırakmıştım. Her gittiğim yerde kitaplar satın alıp sonra da bırakıp gitmek içimi acıtıyor. Nesnelere bağlılıksa, evet öyle, kitaplarıma bağlılığım var benim. Bu yüzden son bir kaç yıldır okuduğum bütün kitapları kütüphaneden alıp okudum. Kütüphaneleri severim, tozlu kitap kokusuyla sarıp sarmalanmış raflar arasında kendimi hep evimde gibi hissederim. Hatta Jorge Luis Borges'in "Her zaman cennetin bir tür kütüphaneye benzeyeceğini hayal ettim" dediğini okuyunca hemencecik anlayıverdim ne demek istediğini. Fakat buraya gelince iş değişti. Yaygın bir halk kütüphanesi sistemi ve Valletta'da mimari açıdan harika bir ulusal kütüphane var ama teknik ve bürokratik sebeplerle faydalanamıyorum. Geriye yine kitap satın almak kalıyor. Üstelik buradaki bir iki kitapçıda her aradığım kitabı bulmam da mümkün değil. Ayrıca ben hangi kitabı okumak istediğimden de emin değilim. Son zamanlarda çok seçici oldum. Başucu kitabı olsun; yavaş yavaş, tadını çıkararak ve başa dönerek okuyayım istiyorum. Derken Yaban bir yazışmamız sırasında Thoreau'nun Walden adlı kitabını hatırlattı bana. Simple living ile ilk tanıştığım gün kütüphaneden sipariş etmiştim bu kitabı. Her gün yaptığım uzun tren yolculuklarında bir taraftan sandviçimi yerken ve hep biraz uykulu okumuştum. Kitabı ve yazarı hiç duymamış olanlar bile şu sözleri bilir herhalde:
ormana gittim
çünkü bilinçli yaşamak istiyordum
hayatı tatmak ve yaşamın iliğini özümsemek istiyordum
yaşam dolu olmayan herşeyi bozguna uğratmak için
ve ölüm geldiğinde farketmemek için aslında hiç yaşamamış olduğumu.
(Anahtar kelime: Ölü Ozanlar Derneği)
Her neyse, kitabı sorduğum kitapçı istersem sipariş edip getirttirebileceklerini söyledi. Amazon'dan da sipariş edebilirdim ama böylesi bana daha doğru geldi. Üstelik kitabın gelmesi söyledikleri gibi 3 hafta değil sadece 10 gün sürdü. Dün aldım ve okumaya başladım.
Arada hoşuma giden bölümleri burada da yazmaya karar verdim. Serinin adı "Walden Gölcüğünde Bugün" olacak. Kitap 1850'lerde ve benim alışık olduğumdan biraz daha farklı bir İngilizce ile yazılmış, çeviri hataları affola. Bugün kitabın giriş paragrafını yazıyorum ve ilgilenenler için bir kaç link veriyorum:
"İzleyen sayfaları -veya onların büyük bir çoğunluğunu- yazdığım sıralarda ormanda, Concord, Massachusetts'teki Walden gölcüğü kıyısında kendi inşa ettiğim bir kulübede, herhangi bir komşudan bir mil uzakta yalnız yaşadım ve yaşamımı sadece kendi el emeğimle kazandım. İki yıl ve iki ay boyunca... Şu anda tekrar uygar yaşamın bir konuğuyum."
Wikipedia girişleri:
Henry David Thoreau - Walden; or, Life in the Woods (İngilizce)
Henry David Thoreau - Walden oder Leben in den Wäldern (Almanca)
Henry David Thoreau - (Türkçe)
Bilgisayar ekranından kitap okuyabilenlerdenseniz, kitabın tam İngilizce metnini buradan okuyabilir veya buradan metin dosyası olarak indirebilirsiniz.
'Nature wins' for 2024
3 gün önce
Evren,bu kitabi ben de cok severim.Biz de katmerli göcmen oldugumuzdan kitaplarimiz uzak bir sehirde kolilerin icinde bekliyorlar bizi.Yerlesik olmamanin en kötü yanli bu diyebilirim.Bürokratik sebeplerle kütüphaneden yararlanamamaniz sinir bozucu.Linkler icin sagol,yeniden okumak hosuma gidecek ;)
YanıtlaSilMerhaba Evren, linkler icin tesekkürler. Notlarini da ilgiyle takip ediyor olacagim.
YanıtlaSilMerhaba arkadaşlar,
YanıtlaSilLinklerin işinize yaramasına sevindim. Kitaptan alıntılar yapmakla okuyan veya okumak isteyenler için oyunbozanlık yapmış olmam umarım...
Sevgiler