Annem "içinde canlı yaratıklar var hissine kapılıyorum, içemem" diyor.
Babam ikram edersem, "sen faydalı diyorsan öyledir, tabii ki içerim" diyor ama ben sormazsam içmeyi akıl etmiyor.
Şu aralar evde kefir içen bir tek ben varım yani.
Buna karşılık kefir mayamız inanılmaz bir çalışkanlık içinde. Oda sıcaklığında hızını alamadığı için buzdolabına koydum, orada bile kefir üretmeye ve büyüyüp çoğalmaya devam ediyor.
İki akşam önce, artık kefir koyacak kavanozumuz dahi kalmadığını farkedince, kefir stoklarımızı hızla tüketecek bir şeyler yapmam gerektiğini anladım. Aklıma ilk gelen, kefirtaneleri yahoo grubundan aklımda kalan bir ekmek tarifiydi. Tarifin ilgimi çeken yanı, sadece un ve kefirden oluşması ve hiç maya olmadan kefirle mayalanmasıydı. Göz kararı bir miktar kefirle, tam un-beyaz un karışımını karıştırdım. Biraz tuz , biraz zeytinyağı ve ekmeği kabartmasını umduğum kefir bakterilerine armağan olarak biraz da bal ekledim. Cıvık bir hamur elde ettim. Fazla sıkı bir ekmek istemediğimden böyle bırakmaya karar verdim. Sabah (yani yaklaşık 12 saat sonra) baktığımda hamurun iki katına çıktığını ve bol gözenekli olduğunu gördüm şaşkınlıkla. Hemen pişirmeye karar verdim. Genelde somun olarak hazırlarım ekmeği ama bu kez hamurun kıvamı buna izin vermediğinden yağlı fırın kağıdı döşenmiş kek kalıbının içine döktüm. Üzerine annemin önerisiyle bir tatlı kaşığı kadar pekmez sürüp 1 saat kadar pişirdim.
Sonuç annemin bile itiraz edemeyeceği kadar lezzetli bir ekmekti :) Balın ölçüsünü biraz fazla kaçırdığım için daha çok kahvaltıya uygun bir ekmek olmuş sadece. Bunun dışında daha önce nohut mayalı ve ekşi mayalı ekmeklerden tanıdığım doğal bir lezzeti buldum ekmekte. Ertesi gün bir kez daha, bu kez bal eklemeden denedim aynı ekmeği. 12 saatten biraz daha fazla bekledi. İlkinden daha da çok kabarmıştı. Dolayısıyla kefirin mayalama etkisi için önemli faktörün balla beslemekten çok, süre olduğu sonucuna vardım. Daha sonra grupta paylaşılan tarifi de bulup bir kez daha okudum. Orada mayalamanın 3 gün sürebileceği söyleniyor. 12 saatte sonuç alabilmem belki de oldukça ekşi, güçlü bir kefir kullandığım içindir.
Doğrusu ekşi maya bir yana, yaş maya ile yaptığım ekmeklerden bile daha kolay bulduğumdan çok sevdim ben bu ekmeği. Kefir fazlası olan herkese tavsiye ederim.
Evren, bir ön mayalama yapmadan oldu anladığım kadarıyla. Kefirim var, denemeliyim hemen.
YanıtlaSilGeçenlerde yaptığım yaş mayalı çöreklere yoğurt - süt yerine kefir koymuştum. Kardeşim," Bunun dokusu ve tadı çok farklı olmuş, ne koydun içine" dedi. Ekşice bir kefirdi. Ben de çok beğendim. O nedenle ekmeğin de güzel olmasını anlıyorum.
Sevgiler
Münevver Hanım,
YanıtlaSilEvet, ön mayalama yok. Sizin alacağınız sonucu merak ediyorum. Paylaşır mısınız?
Evren, dün pişirdim ekmekleri. 17 saat sonra iyice kabarmıştı. Tam buğday ve beyaz organik un ile yoğurmuştum. Üç parcaya böldüm hamuru. Zeytinli, cevizli ve sarımsaklı, üç küçük somun oldu. Tadı ve kokusu aynen ekşi mayalı ekmek gibiydi.
YanıtlaSilBundan sonra daha sık yapmaya karar verdim.
Teşekkürler beni heveslendirdiğin için.
Münevver Hanım,
YanıtlaSilTeşekkür ederim, somun olabilecek kadar katı bir hamur yoğurdunuz öyleyse. Böylesini de deneyeceğm. Bugün 3. denememi yaptım ben de. Benimki de yaklaşık 17 saat bekledi. Hava daha serin ve kefir daha az kuvvetli olmasına rağmen yine kabardı.
Ben de kefir seruvenime baslayali bir kac hafta oluyor. Ben tadini cok seviyorum. Havalar isindikca daha da cabuk olmaya basladi. Ekmegi mutlaka deneyecegim. Gidip bizim sutcuden sut almali hemen.
YanıtlaSilEvren, mayalandiktan sonra hamuru yogurmak yok di mi, yoksa yanlis mi anladim?
Munevver Hanim ve Evren; daha kati bir hamur icin unu ne kadar artirdiginizi yazabilir misiniz?
Son bir soru, kefir mayalari cogalinca paylasmak disinda bir kullanim var mi?
Evren ve Pınar, kalıba koymayıp, somun yapmaya karar verince, unu biraz arttırdım; ama, fazla değil. Yine yumuşak, yoğurdukça ele yapışmayan bir kıvamdaydı. Miktar olarak veremiyeceğim ne yazık ki. 15 cm. çapında üç küçük somun oldu.
YanıtlaSilPınar, sizinle Evren vasıtasıyla yazışmak kısmetmiş. Bostancık'ı severek okuyor, Kızlan'daki maceralarınızı takip ediyorum.
Kefir taneciklerinin çoğaldıkca paylaşılmasından paşka kullanım alanını bilmiyorum ne yazık ki. Biz uzun yıllardır kullandığımız için aile arasında gider gelir. Çok nadir üzülerek atıyorum, verecek kimse bulamazsam. Evren, sen biliyor musun?
Sevgiler ikinize de.
Pınar,
YanıtlaSilHayır, hamur cıvık olduğu için kabardıktan sonra yoğuramıyorsun bile zaten. Ama işte unu fazla, katı bir hamur yapıldığında da kabardığını söylüyor Münevver hanım. O zaman kabardıktan sonra tekrar yoğurup somun yapılabiliyor demek ki...
Kefir tanelerini de yiyenler olduğunu okumuştum. Bir tür probiyotik bomba etkisi (iyi anlamda) yaratıyormuş sanırım. Ben hiç denemedim. Aslında bolca kefir mayam var benim de. Neler yapılabileceğini araştırıp yazayım.
Evren, kefir tanelerini yeme fikri biraz ilginc geldi!:)
YanıtlaSilMunevver Hanim, ben de bu sayede sizinle tanistigima cok memnun oldum.
Yarin sut alip, kefiri baslatiyorum ve bir kac gune de ekmegi deniyorum. Daha once yedigim eksi maya ekmekleri gibi olursa tadi, oyle bir mutlu olacagim ki!:)
Kefir tanelerini annem suzgecte ezip, cikan suyu yuzune surdugunu ve simdiye kadar denedigi butun kirisik kremlerinden daha etkili oldugunu soylemisti. Ben denemedim ama annemi uc hafta sonra gorecegim, bakalim gozle gorulur bir degisiklik olmus mu cildinde.
YanıtlaSilHiç yapmamış biri ne yapacak.
YanıtlaSilO ben oluyorum tabi.
Migros a git, kefir al eve gel unla karıştır, sabah kadar bekle ve fırına mı ver???
Cahil anne Çiğdem
Cigdem , hazir kefirin ise yarayacagini sanmam. Endüstriyel üretilmis kefir (yani markette satilan) süte eklendiginde yogurt misali sütü tekrar mayalayip kefir üretmiyor. Cünkü mikrobiyolojik acidan standardize edilmis ve "ölü". Bu sebeple ekmegi de mayalamaz diye tahmin ediyorum. Gercek kefir mayasi ile mayalanmis kefir gerek. Aci ama gercek :)
YanıtlaSilBen bu yazıyı nasıl da atlamışım. Başka bir arkadaştan öğrendim ekşi kefirle ekmek yapmayı. Onsuz geçen yıllarıma acıdım. Şu anda da ekşi kefirle yaptığım ekmek yiyorum bir yandan :) Senin geçtiğin yollardan, senden yıllar sonra geçiyorum Evren. Her hayatın sıfırdan başlaması çok kötü bir şey ya...
YanıtlaSilIlahi Cokbilmis, nerden de buldun :) Yok o öyle degil, her sey her zaman tam zamaninda...
Sil